Trafik Işıkları uygulaması 1800'lü yıllarda faaliyete geçmiş ve önceleri demiryollarının, trenleri kontrol için uyguladığı sinyaller örnek alınarak başlamıştır. Demiryolları "kırmızı" rengi "dur" olarak seçmiş ve bu günümüzde de hiç değişmemiştir. Sebebi ise kanın kırmızı olması ve yüzyıllardır süren kazaları, tehlikeyi hatta ölümü simgelemek içindir.
Yazı, Birgunbiryerde'den alınmıştır.
"İkaz" ya da "uyarı" ışığı ise "yeşil" seçilmiş, "geç" uyarısı ise "beyaz" olarak seçilmiştir. Fakat bir süre sonra geç anlamına gelen beyaz renk lamba sorun yaratmış ve sokak lambalarıyla karıştırılır olmuştur. Daha da kötüsü "dur" anlamına gelen "kırmızı" ışık merceği düşünce direkt olarak "beyaz" yani "geç"görülmüş ve trafik kazaları da artmıştır.
1800'lerin ortasına gelince demiryolları kırmızıyı dur, sarıyı ikaz, yeşili ise geç olarak kullanmaya başlamıştır. İkaz için sarıyı seçmelerinin sebebi ise sarı, renklerin içindeki en göz alıcı ve uyarıcı renk olduğundan seçilmiştir. Beyaz ışık ise tamamen kalkmış ve herhangi bir ışıkta beyaz renk görülürse makinist sorunu anlayarak yetkililere bildirmiştir. İlk trafik lambası 1868'de Londra'da kullanılırken, gazla yakılan kırmızı ve yeşil lambalar bir süre sonra patlayıp lambaları elinde çeviren polisleri de yaralamıştır. Sonunda Garrett Morgan (Garrett Augustus Morgan) ilk elektrikli trafik lambasını icat etmiş ve 1923 yılında patentini almıştır. İki renkli lambaları 1913'te icat edip sonradan geliştiren Garrett Morgan, aynı zamanda otomobil sahibi ilk siyahtır (mucit saç düzleştirici, gaz maskesini de icat etmiştir). 1963'te vefat eden Morgan, ölümünden kısa sıra önce trafik ışıklarının patentini General Electric firmasına satmıştır. Kısa süre sonra ikaz ışığı olan sarı lamba da eklenen trafik ışıkları hızlıca yayılmış ve bugün trafiğin düzenini tamamen kontrol altına almıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder